Fikrin Alanı Yöneticilik
Tarih 22 Şubat 2023
Planlama, belli amaçlar doğrultusunda geçmiş verilerden, tecrübelerden yararlanarak geleceğe dair alınacak kararlara temel oluşturmaktır. Kısaca planlar kurumsal işletmelerin en önemli yönetim araçlarıdır. Örneğin yıllık bütçeler bu iş planlarının başında gelir.
Eğer hayatımız her gün aynı şartlarda geçseydi, ezberimizde olan şekliyle her zaman aynı şeyleri yapar, planlamaya da ihtiyaç duymazdık. Oysa ekonomik, meteorolojik, siyasi ve sosyolojik şartların kısa zaman aralıklarında değiştiğini biliyoruz. O halde bu değişkenlere göre hem kişisel hem de yönetimsel açıdan korunma ihtiyacı vardır.
İşte ilk akla gelen tedbirler:
Her zaman planlamaya karşı direnç gösterenlerin tezi, “şartların değişmesi durumunda işletmelerin güç durumda kalacakları” şeklinde olmuştur. Bu tezi tamamen geçersiz bulduğumu söyleyebilirim. Zira planlama zaten değişen şartlara uymak için yapılan çalışmalardır. Sonra planları her zaman revize etme imkânı da vardır. 40 yıllık iş hayatım boyunca çöpe attığım bir iş planı olmadığı gibi kriz dönemleri hariç çevremde de büyük sapma gösteren bir çalışmaya (kamu kurumları hariç) rastlamadım.
Çünkü;
Oysa piyasada planlamayı sadece günlük rekabet ortamı ile sınırlı zanneden dar kapsamlı görüşlere de rastlıyoruz.
Bırakınız işletmeyi; eğitimli bir kişiden beklenen, sabah evden çıkarken nerelere uğrayacağını, kimlerle görüşeceğini, alışverişe sıra geldiğinde hangi ürün ve hizmetleri alacağını kayıt altında tutmasıdır.
Türkiye’nin en başarılı iş insanı rahmetli Vehbi Koç, her zaman yanında taşıdığı kâğıt ve kaleme çok sık müracaat ederdi. Zira yapılacakları önceden planlamanın kendisine zaman kazandıracağına ve maddi kayıpları azaltacağına inanırdı.
İşletmeler için planlar ise sürelerine göre kısa, orta ve uzun vadeler için hazırlanır. 1 yıla kadar olanlar kısa, 5 yıla kadar olanlar orta, 5 yıldan fazla olanlar ise (10-15 yıl) uzun süreli planlar olarak sınıflandırılır.
İşletmelerde her departmana özel birden fazla plan yapılabilir. Hatta şunu belirtmeliyim ki; şirketin bütününü kapsayan genel iş planının arkasına bütün birimler takılıp gidemez. Her birim kendi ihtisas konusuna ait planları da hazırlamalıdır. Bu ayrı ayrı yapılan planlara operasyonel planlar diyoruz.
Örneğin lojistik departmanının stok yönetimi planlaması, kategori yönetiminin ürün portföyü ve tedarik planlaması, insan kaynaklarının iş gücü planlaması, pazarlama yönetiminin promosyon planlaması sorumlulukları gibi…
Yukarıdaki parçaların birleştirilmesi ile oluşan planlar taktik planlar olarak yapılandırılıyor. Şirketlerin uzun vadeli hedefleri için üst yönetim kadroları tarafından yürütülen sürecin adı da stratejik planlamadır.
İşletmelerde stratejik planlamanın usul ve aşamaları vardır. “Hadi yapalım” aceleciliği ile işe başlanamaz. Yol haritası olarak kabul görecek planlama sürecinin 6 temel aşaması bulunmaktadır.
ABD vatandaşı bir araştırmacı olan Henry Clausen diyor ki; “Her başarılı insanın bir planı, her başarısız insanın ise bir mazereti vardır.”
Evet aynen böyledir; elinde planı olanlar yaptıklarıyla anılırlar, plansız çalışanlar ise ‘neyin nasıl yapılamayacağını’ anlatarak avunurlar.
Sonuç olarak; ekibinizde plan yapmayan, yapılan plana uymayan eleman çalıştırmayınız. Zira takım olamazsınız. Veya en azından takımın performans kaybını önleyemezsiniz.
Eğer bir girişimci, en azından önündeki bir senelik süreci planlayamıyorsa ve bu zaman dilimi sonunda hangi noktada olacağını öngöremiyorsa geleceği adına ümitli olmak için bir neden yoktur.
Bu içeriği paylaşabilirsiniz
© Copyright 2021. Değişim Dinamikleri. Tüm hakları saklıdır.