Mükemmelliğin Modellenmesi

Başarılı kişilerin olaylara yaklaşımını ve problemleri nasıl çözdüğünü bilmek insanlara büyük avantaj sağlar. Onların sakin tavrı olaylar karşısındaki soğuk kanlı tutumları diğer insanlara örnek olur. Verdikleri bilgece cevaplar yıllarca konuşulur. Sorunları çözerken onlar gibi düşünmek problemlerimizin çözümüne büyük katkı sağlar. Modelleme, bir kimsenin bir işi nasıl yaptığını öğrenmek anlamına gelir.Bir beceriyi modellemek için önce, bu beceriye sahip kişinin bunun hakkında nasıl düşündüğünü ve bunu yapabilmesini mümkün kılan değer ve inançlarını keşfetmek gerekir.

İnsanların yaptığı her türlü davranış ve düşünce biçimi modellenebilir. Bu mümkündür. Başarılı kişileri modellemek, mükemmelliğe götürür. Eğer bir insan bir şeyi yapabiliyorsa, bunu modellemek ve başkalarına öğretmek mümkündür. Modelleme, bir çocuğun temel öğrenme biçimidir. Yürümeyi ve konuşmayı da bu şekilde öğrendik. İnsanlar müthiş bir modelleme gücüne sahiptirler. 2 yaşındaki bir çocuğun, örneğin Japonca gibi çok karışık bir dili rahat bir şekilde öğrenmesi, modellemenin en güzel örneğidir.Mark Twain, eğer yürüme ve konuşma okuldaki yöntemlerle öğretilseydi, çocuklar aksak ve kekeme olabilirdi demişti.

Birisi sizin yapmak istediğiniz bir işi yaptıysa, yeteneğiniz ölçüsünde, aynı faturayı ödemek şartıyla, siz de yapabilirsiniz. İnsanın doğal yapısında olan bu modelleme yeteneğini biz, hedefimize ulaşmak için kullandığımızda ona çok daha kolay bir yoldan ulaşabiliriz. Örneğin, hiç bilmediğiniz şehirlerarası bir yolda sizin gideceğiniz yere gitmekte olan bir aracı takip ettiğinizde, hedefinize çok daha kolay ulaşırsınız. Pratik hayatta da, sizin yapmak istediğiniz ve yeteneğiniz olan bir şeyi gerçekleştirmiş olan bir insanı modellediğinizde, o insanın ulaştığı yere ondan çok daha çabuk varabilirsiniz. Birisi istediğiniz sonucu üretmişse dikkatlice izleyerek siz de ondan çok şey öğrenebilirsiniz.

Muhammed Ali’ nin Pankreas Güreşçisini modellemesi

Sizce bir boksörün, bir pankreas güreşçisinden öğreneceği bir şeyler var mıdır? Eğer bu boksör dünyanın en zeki boksörü ve boksu bir sanat haline getiren Muhammed Ali ise, bir pankreas güreşçisinden çok şey öğrenebilir.

Ali’nin ilk profesyonel maçlarından birisi Louisville’deydi. Maçtan bir kaç gün önce, sporla ilgili yerel bir talk showa katılmıştı. Aynı programda, Ali’nin maçından bir gün sonra güreşi olduğu için şehirde bulunan Muhteşem George da vardı. Ali, kendisine sorulan sorulara oldukça kibar ve klasik yanıtlar veriyordu. Bunlar, her zamanki gibi “elimden geleni yapacağım, çok iyi bir maç olacak” türünden yanıtlardı. Sonra sunucu, pankreas güreşçisi Muhteşem George’a maçla ilgili bir soru sordu. O da bağırmaya başladı: “Onları öldüreceğim! Cumartesi gecesi Louisville’e kötülük, bela ve şiddet getireceğim!”

Ali maçını yaptı ve kazandı. Fakat kendisini izlemeye dört bin seyirci geldiği halde, Muhteşem George’a on üç bin kişi geldiğini fark etti. İşte ondan sonra Ali garip davranışlara başladı. Kısa süre içinde rakibini nakavt edeceği raundu tahmin etmeye, rakipleriyle alay etmeye ve ne kadar iyi bir boksör olduğunu söylemeye başladı. Güreş sporunun şovmenliğini boks sporuna taşıdı.

Böylece dünyada seyircisi en çok olan boksör oldu.

Şirketler arasındaki modelleme "Benchmarking"

Oğuz SAYGIN İletişim, Koçluk