Fikrin Alanı Yöneticilik
Tarih 11 Haziran 2015
İnsanımızın mayasında hayırseverliğin bulunduğu hepimizce malumdur. Özellikle, Anadolu’da yaşayan sanayici ve işadamlarımızın gerek kendi maaşlarından gerek şirketin gelirlerinden hayır kurumlarına, vakıflara bağışta bulunmaları, üniversite öğrencilerine burs vermeleri sıkça duyduğumuz ve karşılaştığımız uygulamalardır. Birçok sanayici ve işadamımız, özellikle şirket çalışanlarına da bu anlamda destek olmakta ve asgari ücretle geçinmenin zorluğunu dikkate alarak telafi edici ödemelerde bulunmaktadırlar. Ancak, ülkemiz sanayici ve işadamlarının yavaş yavaş ilgi gösterdiği, ancak hala gelişmiş ülkelerinin oldukça gerisinde kalan bir kurumsallaşma anlayışı vardır. Bu yönüyle, yapılan yardım ve bağışlar da kurumsal bir anlayışla yapılamamaktadır.
Oysa, ticari hayatın kurallarının belirlendiği Türk Ticaret Kanunu, yarım asrı aşan bir süreden beri şirketlere bu konuda önemli bir imkan tanımaktadır. O da şirketin kârından çalışanlar ve yöneticileri için pay ayrılmasıdır. Buna göre; anonim ile limited şirketler, sözleşmelerine hüküm koymak suretiyle, şirketin yöneticileri, çalışanları ve işçileri yararına vakıf veya kooperatif kurabilecek ve bunların devamı amacıyla yıllık kârdan yedek akçe ayırabileceklerdir. Yıllık kârdan ayrılacak paydan başka, kurulacak vakıf yöneticilerden, çalışanlardan ve işçilerden aidat da alabilecektir. Çalışanların ve işçilerin şirketten ayrılmaları ve vakıf senedine göre yapılan ayrımdan yararlanamamaları halinde ise, ödedikleri tutarlar ödeme tarihlerinden itibaren –en az- kanuni faiziyle birlikte kendilerine iade edilecektir. Ülkemizde tasarruf oranının oldukça düşük seviyeleri inmesi dikkate alındığında, bu sistem, ulusal tasarruf oranlarının artırılmasına da katkı sağlayacak, bir yönüyle, ayrılan bu paylar ve çalışanlardan toplanan aidatlar bireysel emeklilik sistemine de kanalize edilebilecektir.
Hatta, şirket esas sözleşmesinde hüküm bulunmasa dahi, şirketin ortakları, genel kurul olarak, şirket işçileri yararına yardım sandıkları veya diğer yardım örgütleri kurulması ve devamı amacıyla, şirket kârından yedek akçe ayırabilecek; bunların yanında “diğer yardım ve hayır amaçlarına hizmet etmek üzere” kârdan pay ayırabileceklerdir.
Bu açıdan bakıldığında, sözkonusu yasal düzenlemenin, şirket kârından yöneticileri, çalışanları ve işçileri için pay ayırmayı düşünen, böylece bunlara gerektiğinde maddi destekte bulunma ve hatta ikinci emeklilik maaşı imkanı sunarak şirkete bağlılıklarını ve performanslarını artırmayı amaçlayan, ayrıca yaptıkları hayır işlerini vakıf çatısı altında daha profesyonel ve kurumsal bir yapıya taşımayı arzu eden şirketler, özellikle de aile anayasasına sahip olup daha kurumsal bir yapıya ve çalışan memnuniyetine odaklanan aile şirketlerimiz tarafından değerlendirilmesi gereken önemli bir imkan olduğu kanısındayız.
Yazarımıza Ait Diğer YazılarBu içeriği paylaşabilirsiniz
© Copyright 2021. Değişim Dinamikleri. Tüm hakları saklıdır.